Dikkat ediyorum ve artık kesin olarak anladığım birşey var. Gerçi biraz
geç anlamış olabilirim , olsun
kadınlar para konusunda erkeklerden fersah fersah daha azgınlar
zavallı erkek milleti kadınları mutlu etmek , elinde tutmak için daha çok
daha çok para kazanmak zorunda hissediyor kendini . Bir yerde tıkanıp
kalınca bu sefer suç bile işleyebiliyor maalesef mağdur erkek milleti .
Dikkat edin para kazanacağım diye kendini yırtanlar erkekler , her türlü
pozitif/negatif aşırılıklara kaçan yine erkekler ; ama harvey nıcholson'da
kahkahlar atarak alışveriş yapanlar o erkeklerin başka erkekleri ezip
geçerek kazandıkları paraları harcayan kadınlar .
En basiti buralarda para kazanacağım diye sürünen stresten hasta olan kim ?
Tabii erkekler , kadınlar yüzünden suç işleyen kim , yine erkekler .
Para kazanacağım diye bir yerini yırtan ama eksiklerden dokuzunu kapatıp
onuncuya gücü yetmediği için karısından hakaretler işiten ve bu yüzden elini
kana bulayan kim ; yine erkekler . Tabii şiddeti savunduğumuz filan yok , bizim de
kız kardeşimiz var , lakin olayın azmettirici perde arkasında kadınların
davranışları . Daha sosyal bir devlet yapısı olsa ve bir erkek işsiz kalsa
bile eve ekmek götürebileceğini bilse durum çok daha farklı olacak kuşkusuz.
şehir hayatının her geçen gün daha da artan masrafları en fakirinden , en
zenginine tüm erkekleri negatif etkiliyor . Sabit gelirli olan yetmeyen maaş
yüzünden stres yapıyor . Ticaret ile uğraşan devasa masraflara para
yetiştirmek için her türlü sahtekarlığı , hırsızlığı , namussuzluğu yapıyor .
Neden daha fazla para kazanmak için elbet , aslında herkesin ruhu hasta.
Hem kötülüğü yapıyor kendini buna mecbur hissediyor , bir taraftan da aslında
yanlış yaptığını biliyor ve manevi yanı ruhu acı çekiyor ve böylece günümüzde
ortalıkta dolaşan insan protipi ortaya çıkıyor .
Toplum , şehir ve çalışma hayatı , sosyal medya , internet , tv dizileri , gazeteler
vs vs vs hepsi insanı lsd içmiş etkisi yaratmak suretiyle insanlıktan çıkarıyor.
Kendi manevi dünyasından uzaklaşan insanda tuzağa düşerek sistemin kurbanı
oluyor . Aslında hem erkek , hem kadın bu işin kurbanı sadece etkilenme biçimleri
farklı . Erkek parasal açıdan aklını kaçırıyor , kadın ise fıtratında olan
evin dişi kuşu olma ve çocuk yetiştirme özelliğini kaybediyor . çünkü çalışmak
zorunda , bu kahrolası hayatta yaşamak için para lazım ve erkeğin maaşı
yetmiyor . Ondan sonra sabahın köründe işe gidip , akşamın bir vakti eve zar zor
turşusu çıkmış bir halde gelen kadın artık ne asli ev işlerine bakabiliyor ,
yapabiliyor ; ne de doğru bir şekilde çocuğunu yetiştirebiliyor . Anne ve babadan
özellikle anne şefkati ve terbiyesinde uzak , anneanne , babaanne yanında
aşırı derecede şımartılarak (zaten genelde tek çocuktur) büyüyen hasta ruhlu
bireyler yetişiyor . Sonuç ; maneviyattan uzak hasta ruhlu maddiyattan başka
birşey düşünmeyen insanlar topluluğu . Maneviyat derken illa aşırı dini baskılı
bir olaydan veya aşırı bir muhafazakarlıktan söz etmiyorum . Ama ortalama
olması gereken bir maneviyat ve "allah" korkusu bile neredeyse gençlerde yok.
Aslında bu insanları dinden ve maneviyatta uzak azgın birer robota çeviren
sistem , çok iyi planlanmış ve devreye sokulmuş bir olgu . Hatta adına
new world order diyorlar . Türkçesi yeni dünya düzeni , meşhur illuminaticiler.
Türkiye'de ise bu işlerin karargahı galatsaray lisesidir , neyse konu o değil .
Tabii bütün bunlar tesadüf değil , durmadan tüketmeyi teşvik etmek , daha fazla
tüketmek için daha fazla para kazanmak zorunda kalmak ve bunu yapabilmek
için herşeyi mübah saymak , özellikle kadınlara yapılan manipülasyon
iş hayatında erkekleri geçmek gibi salakça bir hırs ve kariyer saçmalıkları.
Tanıdığım ve neredeyse iş hayatında hepsi belli mevkilere gelmiş kadınların
ağzından çıkan tek şey ; " artık evimin kadını olmak istiyorum ."
buyrun burdan yakın , ama yılları kariyer saçmalığına harcadıktan sonra
neye yarar ?
özet olarak kadını,erkeği,çocuğu hepimiz mağduruz biz mağduruz
(özellikle istanbul'da yaşayanlar biraz daha fazla...)
Yer imleri