VOBjektif Seans Odası

[EMEKDAR]

Özeline girmiş gibi oluyorum ama mecburum bak bakem ne gürcen...

Ula uşağum neriyesun,bakmayimisun haburiya...

Ula diyrumçi,peluk yakaladum daa...

KOFANA & TORİK DİYYRUM DAA...

[EMEKDAR]

-basbakan yardımcısı arınc: (3)
``bız kendımız (surıye`ye) bır mudahale dusunmuyoruz,
bastan berı``
-``ancak surıye`dekı bu sıddetın onlenmesı, oldurmelerın
onune gecılmesı ve surıye`nın kendı ıcındekı donusume
zorlanması ıcın mutlaka abd`nın de mutlaka ab`nın de bm`nın
de kendı guclerıyle bır bırlık meydana getırmelerı lazım``
-``gerek bm gerekse nato gıbı bu tur ıkılı ılıskılerle,
sozlesmelerle bazı gorev taahhutlerımız ıcerısınde kalan
herhangı bır uygulamada, turkıye`ye pay duserse bundan
kacınmak mumkun degıl zaten``

ankara (aa) - 06.04.2012 - basbakan yardımcısı bulent arınc, surıye`de
yasanan olaylara ılıskın, bu ulkede sıddetın durdurulması ıcın bır mudahale
dusunmedıklerını belırterek, ``ancak surıyede`kı bu sıddetın onlenmesı,
oldurmelerın onune gecılmesı ve surıye`nın kendı ıcındekı donusume zorlanması
ıcın mutlaka abd`nın de mutlaka ab`nın de bm`nın de kendı guclerıyle bır bırlık
meydana getırmelerı lazım`` dedı.
Bır televızyon kanalında katıldıgı programda surıye`de yasanan olaylarla
ılgılı bır soruyu yanıtlayan arınc, ınsanların olduruldugu bu ulkeyle turkıye`nın
sınırı ve akrabalıkları bulundugunu soyledı.
Halkın taleplerı karsısında bazı ulkelerın bır donusum gecırdıgını dıle
getıren arınc, ``lıbya`da kanlı bır sekılde oldu. Tunus`ta bıraz rahatlık ıcınde
oldu. Mısır`da hala devam eden degısım, donusum sıkıntılı da olsa bır surec devam
edıyor. Ortadogu ulkelerının bırcogunda buna benzer hareketlılıkler oldu. Tabıı
surıye`de baslayan olaylar, sıddet yoluyla ınsanların oldurulmesıne yol acıyor.
Bunların ıcerısınde kadınlar, cocuklar masum ınsanlar var. Sehırler kusatılıyor,
bombalanıyor, tanklar ıcerı gırıyor. Sımdı butun bunlara goz yummak mumkun
degıl`` dıye konustu.
Arınc, gecen yılın mart ayından bu yana turkıye`den cumhurbaskanı,
basbakan ve dısıslerı bakanının ve yerıne gore de kendısının surıye`ye, ``halkın
demokratık taleplerıne sıddetle mukabele etmeyın, secımlere gıdın, yenı anayasa
yapın. Surıye`dekı etnık yapıyı, dını farklılıgı bılmez mıyız sanırsınız, onun
butunluk ıcınde yasamasını da ısterız. Ayrısmak surıye ıcın ne kadar zararlıysa
bızım ıcın de o kadar zararlıdır, bolge ıcınde o kadar zararlıdır`` dedıklerını,
kendılerıne her defasında ``pekı pekı`` karsılıgı verıldıgını ancak verılen
sozlerın yerıne getırılmedıgını anlattı.
Bunun uzerıne, gorusmelerın tekrar devam ettıgını kaydeden arınc,
``sanırım agustos ayında dısıslerı bakanımız surıye`ye ozel olarak gıttı, 6-6,5
saatlık bas basa gorusmeler oldu. Evet yol harıtamız budur, sıddet duracak, butun
bunların kararı alındı ve sayın bakanımız geldı, 3 gun sonra yıne eskı tas eskı
hamam. Butun bunları devam ettırıyoruz, takıp edıyoruz`` ıfadesını kullandı.
Once tunus`ta surıye halkının dostları grubu`nun toplandıgını, daha sonra
bunun ıkıncısının turkıye`de gecen hafta yapıldıgını hatırlatan arınc, sunları
kaydettı:
``onemlı kararlar alındı. Abd`nın sayın clınton geldı ve dıger butun
ulkeler geldı ve bır mecraya dogru gırdı. Once arap bırlıgı bu konuda surıye`yı
ıkna etmeye calıstı. Bız, `arap bırlıgı`nın kararlarını turkıye olarak da kabul
edıyoruz` dedık. Cunku sadece turkıye bu meseleyle ılgılenıyor goruntusu hos bır
goruntu degıl. Arap bırlıgı`nın kendı butunlugu ıcerısınde meseleye bakmasını
ıstedık. Sonra bm`yı sureklı tazyık ettık. Bm guvenlık konseyı`nde rusya ve
cın`ın vetosuyla surıye aleyhınde bır karar alınamadı. Bolgedekı ulkelerden ıran,
lubnan ve ırak yonetımı surıye`dekı yonetımı tutan, halkın karsı karsıya kaldıgı
mezalımı goz yuman bır noktaya geldıler. O da cok acı bır sey tabıı.``
arınc, ıran`ın hangı nedenlerden dolayı surıye`dekı yonetımın yanında yer
aldıgı sorusuna, ``cok acık. ıran yonetımıyle veya ıran`a hakım olan sıyası ve
mezhep anlayısı surıye`dekı yonetım anlayısının sadece bır oldugunu soylemek
guclu bır sebep ama sadece o degıl. Surıye ve ıran bırbırıne desteklerı gecmısten
berı var. Surıye ve ıran bırbırlerınden yararlanmaya calısıyor`` yanıtını
verdı.

-``surıye`ye dıs mudahale dogru degıl``-

``sıcak bır catısmaya gıder mı ve gıderse turkıye nereye kadar yer alır``
bır soruyu da yanıtlayan arınc, soyle devam ettı:
``bız kendımız bır mudahale dusunmuyoruz, bastan berı. Turkıye ırak`a
olacak bır mudahaleye ızın vermeyen meclıse sahıp. Bunun sonuclarını hep beraber
gorduk. Yuz bınlerce ınsan hayatını kaybettı. Bır gun abd oradan cekılmek zorunda
kaldı. Surıye`ye dıs mudahale dogru degıl. Ancak surıyede`kı bu sıddetın
onlenmesı, oldurmelerın onune gecılmesı ve surıye`nın kendı ıcındekı donusume
zorlanması ıcın mutlaka abd de mutlaka ab`nın de bm`nın de kendı guclerıyle bır
bırlık meydana getırmelerı lazım. Kaldı kı guvenlık konseyı`nde bır yaptırım
cıkmayınca ınsan hakları komısyonu`na turkıye muracaat ettı ve sadece 3 ulkenın
muhalefetıyle surıye`nın ınsan hakları komıtesınde suclanması kabul edıldı. Bunun
uzerıne bm genel sekreterı, eskı genel sekreterı kofı annan gorevlı tayın edıldı,
gıttı geldı, bır plan acıkladı. O planda da sımdı bır tarıh verdı sanıyorum, 10
nısan`ı mı verdı 11 nısan mı verdı? Cok az bır zaman kaldı. Bıze verılen 6-7 soz
tutulmadıgı ıcın boyle yapacagız derler ama yapmazlar bu kanaat halıne geldı,
bızde. Bunu soylerken keske yapsalar anlamında kabul etmenız lazım. Bız hep kotu
ornek gorduk. Yemın bıllah ettıler, `soyle olacak` dedıler, ama olmadı.``
arınc, turkıye`nın tek basına degıl de bırlesmıs mıllet catısı altında
surıye`ye yapılacak bır mudahalede yer alıp almayacagının sorulması uzerıne de
soyle konustu:
``bır defa buna ıhtımal vermek ıstemıyoruz. Turkıye yukumluluklerını
gerek bm gerek nato gıbı bu tur ıkılı ılıskıler, sozlesmelerle bazı gorev
taahhutlerımız ıcerısınde kalan herhangı bır uygulamada, turkıye`ye pay duserse
bundan kacınmak mumkun degıl zaten ama yol acabılecek, buna yol acabılecek bır
gelısme su anda gorunmuyor. Yanı bm bır karar alsa ve `bu kararı sunlar sunlar
uygulayacak` deseler, kacınma ıhtımalı varsa kacınırız, ama kacınma ıhtımalı
yoksa turkıye uzerıne dusecek bu gorevı alır.``
arınc, ``askerı anlamda da mı`` sorusuna, ``hayır su acıdan soyluyorum,
surıye`dekı bu olayları bıtırme noktasında dısarıdan bır sekılde bır ambargo, bır
yaptırım, o ulkeyı zorlayacak bır mekanızmanın ıcerısınde. Turkıye komsusu olmak
hasebıyle, bolgedekı gelecegını dusunmek hasebıyle, rol oynamak ıstemez. Bu bıze
yakısmaz`` yanıtını verdı.
``bız afganıstan`a gıderken bosna hersek`e gıderken kosa kosa, seve
gıtmıyoruz, uzerımıze bır gorev dusuyor, bız o gorevı ıkılı anlasmalar ıcerısınde
turkıye`nın de menfaatını dusunerek yapıyoruz`` dıyen arınc, sozlerını soyle
surdurdu:
``ama bır seye dıkkat edıyoruz. Bır, `sılahlı mucadeleye gırmeyız`
dıyoruz. Devrıye gorevı yaparız, ınsanı amacla bazı hızmetler yaparız. O yuzden
butun sıcak ulkeler, catısmanın yasandıgı ulkelerde turk askerı gormek ıster.
Cunku bız halkla butunlesıyoruz. Onların ekonomılerıne yardım edıyoruz ve turk
bayragı kokartını tasıyan her ulkede guvenılen ınsanlar, askerler olarak bızı
gosterıyorlar. Catısmaya gırsek abd askerının basına gelen veya dıgerlerını
basına gelen suphesız bızım basımıza gelecek. Lubnan`da devrıye gorevını
yapıyoruz. Bosna hersek`te halkla ılıskıler ıcerısındeyız aynı zamanda polıs
egıtımıne de katkıda bulunuyoruz. Yanı surıye ıle ılgılı bır konu geldıgınde
yaptıgımız ısı, 1 senedır yaptıgımız ısı yapmak ısterız. Bu bır ınsanı yardımdır.
Bugun 20 bıne yakın surıye`den gelen kacan ınsanlar var. Hala da gelebılır dıye
kılıs`te yenı yerler ınsa edıyoruz. Oranın ınsanına, cocuguna, kadınına, fakırıne
el uzatıyoruz. Bunun dısında surıye ıle baska bır ılıskısı yok.``

-turkıye-ıran ılıskılerı-

arınc, ıran meclısı dıs ılıskıler komısyonu baskanı alaaddın
burucerdı`nın turkıye ıle ılgılı acıklamasına, basbakan recep tayyıp erdogan`ın
verdıgı tepkıyı hatırlatılması uzerıne de soyle dedı:
``sayın basbakanımız guney kore`ye gıttı. Bır haftalık seyahat ve son ıkı
gunde de ıran`a geldı. ıran bızım komsumuzdur. ıran`ın menfaatlerını bız her
yerde savunuruz. Barıscıl amaclarla nukleer enerjının uretılmesını de ıran`ın
hakkı oldugunu dusunuyoruz. Bır ya da ıkı yıl once zengınlestırılmıs uranyumun
nerede muhafaza edılecegı soz konusu oldugunda. Turkıye`nın bunu kabul etmesı
halınde guvenebıleceklerını soyledıler. Bız bu kadar ıran`ın menfaatlerıne yakın
ulke olarak gorunuyoruz. ıran buna ragmen verdıgı sozlerı tutmuyorsa, bu sayın
basbakanın ısyanıdır.``
ıran`da daha once nevruz senlıklerıne katıldıgını, halkın kendılerını
kucakladıgını anlatan arınc, ``hepsı turkıye`ye sevgı gosteren ınsanlardır. Ama
dıs sıyasetınde zaman zaman dalgalanmalar goruyoruz. Pkk meselesınde de boyledır.
Pejak`ı sona erdırdıler onlar ama sona erdırırken kandıl ıle nasıl bır anlasma,
sozlesme yapıldıgı konusunda rıvayetler var. Pejak`a karsı cıktılar, bombalamalar
basladı, bulundukları bolgelerde neredeyse yok etme durumuna gelmıslerdı ama
sımdı onların bır baska yone dogru gıttıgını duyuyoruz. Kendılerı mı gıttı
yonlendırıldı mı bılemıyoruz.``
arınc, ``besar esed bırkac defa buraya gelmıstı, gorusmelerın ıyı oldugu
donemde surıye`de yıne demokrası yoktu. Bu hıc konusulmadı mı?`` sorusuna da su
yanıtı verdı:
``su cok acık, ıkı devlet ılıskılerımızde cok ıyı olmak ısterız. Bızım
gercek dostumuz halklardır, surıye halkının ve turkıye halkının dostlugu
kardeslıgıdır. Yoksa resmı hukmet ılıskılerınde elbette ıyı olmak, ıyı ılıskıler
kurmak, ıyı anlasmalar yapmak, ulkemızın menfaatlerıne bırtakım haklar elde etmek
bızım gorevımızdır. Bız gecmıs 9 yılda bunu yaptık. ıs halka sılahların
dogrultulması noktasına gelınce, kan akmaya baslayınca, `yanlıs yapıyorsunuz`
dedık. Sımdı o noktada yanı halka sılah dogrultulmadıgı zamanda, bızım onlarla
ıyı ılıskıler ıcınde olmamızı kımse yadsımasın. Sımdı bozulmasının sebebı de 20
bıne yakın ınsanın hayatını kaybetmesıdır. O gunlerde aramızdakı butun
ılıskılerde surıye`nın demokrası yolunda yuruyecegı kanaatı vardı, bızde.``
turkıye`nın, ılıskılerını ıyı oldugu donemde surıye ıle pek cok alanda
ısbırlıgı yaptıgını anımsatarak, ``pek cok turk fırması gıttı, orada oteller
yaptı. Turkıye`den 10 bakanımızla oraya gıdıyorduk. Herkes kendı alanında, ben
enformasyon alanında. Onların resmı haber ajanslarıyla ozel haber ajanslarıyla
ıkılı ılıskıler kurdum, mustereken belgesel cekmeye basladık sam celıgı ısmınde,
trt alanında anadolu ajansı alanında da ıkılı ılıskıler kurdum. Trt turk`te
ofısler actık`` ıfadelerını kullandı.

-``dınamık bır dıs polıtıkamız var``-

arınc, mhp antalya mılletvekılının parlamento`da bır konusmasını
ızledıgını belırterek, ``(bızım surıye`de ne ısımız var? Once memleketımızdekı
zamlarla bas edelım) dıyor. Bunu tersınden anlarsanız, surıye`de zulum devam
etsın ama turkıye`de zam olmasın. Bu cok yanlıs bır anlayıs. Hem turkıye`dekı
zamlar onemlı hem de baska ulkelerde yasanan olaylar bızım ıcın onemlı`` dedı.
Turkıye`nın artık kendı ıcıne kapanan bır ulke olmadıgını, kabını
astıgını, dunyada meydana gelen olaylarda soz sahıbı bır ulke halıne geldıgını
vurgulayan arınc, soyle devam ettı:
``bm guvenlık konseyı`ne aday oldugumuzda 158 ulke turkıye`ye oy verdı.
Afrıka ulkelerının tamamı turkıye`ye verdı. Sımdı 2015 donemı ıcın yenıden
adayız. Afrıka, guney amerıka bıze oy verıyor. Turkıye bu noktaya geldı. Bız
sudan`ı da surıye`yı de ruanda`yı da arjantın`ı de dusunecegız. Artık kendı
kabuklarının ıcınde sıkısmıs bır turkıye yok. Olmaması da lazım. Turkıye ısraıl
ıle surıye arasındakı dogrudan gorusmelerı baslatmıs bır ulkedır. Soylenecek
sozumuz, etkımız var. Ne dedıgımıze bakılıyor. Bızım cozum onerılerımız var.
Dınamık bır dıs polıtıkamız var.

00:59 06/04/12
--aa--|

[Astatin]

Ula uşağum neriyesun,bakmayimisun haburiya...

Ula diyrumçi,peluk yakaladum daa...

KOFANA & TORİK DİYYRUM DAA...

bakmaya baktım da possss... grafik görünmeyor...

[EMEKDAR]

bakmaya baktım da possss... grafik görünmeyor...

Tekrarladum...Aldunmi oni...

[Astatin]

abd tarım dışı istihdam varmış...bakalım pala lonkların mı şortların mı parasını istihdam edecek kendine..hehehe
bağa sorarsanız veri iyi gelir, pala şortları istihdam edecekmiş gibi yapıp zbam diye longalrı istihdam edebilir..eskiden 70 lerde böyle bir atraksiyon çekmişti..önce alıp sonra bir kaç günde 59 ları öptürmüştü..tarih tekerrür edecek diye bişi yok tabe ama hayat bu herşey olabülü

[Astatin]

hadieynseynç...graşi

[Astatin]

hacı nerdesin..desbiii virde iki sallayım

[EMEKDAR]

Ayular genetiğiniz ve ayarlarlarınızla oynamayınız......

[EMEKDAR]

Diyarbakır başkent olabilir!



Güneydoğu ve etnik yapıyla ilgili her söylediği AKP iktidarı tarafından tek tek hayata geçirilen CIA ajanı Fuller, şimdi de Barzani’nin hayali olan Diyarbakır merkezli birleşik Kürdistan’ın yol haritasını gündeme taşıdı.
BOP haritasını işaret etti
1980 sonrası CIA İstasyon Şefi olarak Ankara’da görev yapan Graham Fuller, Büyük Ortadoğu Projesi’ni hayata geçirmek için yeni tuzak hazırlığında. Türkiye’deki Kürtlerin ayrılmayı düşünmediğini ileri süren Fuller, “Kuzey Irak’taki bağımsız Kürt devleti ise Türkiye’ye katılmak isteyecek” dedi.
Çapulcubaşı Barzani şımardı
Fuller, birleşik Kürdistan’ın yol haritasını hazırlarken, peşmergebaşı da ABD desteğiyle iyice zıvanadan çıktı. Barzani Washington’da verdiği konferansta Türkiye ile PKK’yı aynı kefeye koyarak, “İster Türk Hükümeti ister PKK olsun, barışçı yaklaşım seçtikleri takdirde yardımcı oluruz” deme küstahlığını gösterdi.

Hedef, başkent Diyarbakır
1997’de Kürt açılımının yol haritasını hazırlayan ve bunun için AKP iktidara gelene kadar cesur lider arayışında bulunan CIA ajanı Fuller, bu kez kurulacak Kürt devletinin Türkiye’ye entegre olacağını, başkentinin de Diyarbakır olacağını söyledi.
Haber : Ceyhun Bozkurt
ABD’nin bir dönem CIA Başkan Yardımcılığı’nı yürüten, Türkiye’de ise 1980 sonrası CIA İstasyon Şefi olarak görev yapan Graham Fuller, Türkiye üzerine yeni analizler yaptı. Peşmerge reisi Mesud Barzani’nin ABD’de devlet başkanı gibi ağırlandığı saatlerde Radikal gazetesine konuşan Fuller, “Ben Türkiye’deki Kürtlerin Türkiye’den ayrılmak istediklerini düşünmüyorum. Türkiye’deki hayat çok iyi. Kürtler neden bundan ayrılıp mesela Irak’a ya da Suriye’ye katılmak istesinler ki. Ekonomik kalkınma, Kürt kimliğinin tanınması, Kürt kültürünün ifadesi ve bir ölçüde bölge politikalarını belirleme kabiliyeti soruna çözümü sağlayacaktır. Detayların elbette çalışılması lazım” diye konuştu. Füller, şunları söyledi: “Kuzey Irak’taki Kürtlerin durumu ise farklı. Elbette şu anda Bağdat hükümetine güvenmiyorlar. Ancak Kürtler bir bağımsızlık ilan ettiklerinde onları hangi ülke tanıyacak? O zaman Kuzey Irak Kürt Yönetimi, Türkiye’ye katılmak isteyecektir. Bu durumda Türkiye çok çekici bir hale geliyor. Kürdistan’ın Türkiye ile işbirliğine hem politik hem ekonomik açıdan ihtiyacı var. Türkiye ve bölgenin entegre olmuş halinde ise Diyarbakır başkent olur.”

Raporda neler vardı?
Fuller, 1997 yılında sözde Türkiye uzmanı Henri Barkey ile birlikte “Kürt sorunu” raporu hazırlayarak Ankara’ya yol haritası sunmuştu. SSCB’ye karşı oluşturulan “Yeşil Kuşak” projesinin fikir babası olan Fuller’in imzasını taşıyan AKP’nin açılım söylemi ile bire bir örtüşen Kürt sorunu raporunda, PKK’ya af getirilmesi ve siyasete girmesinin gerektiği belirtiyordu. Raporda bir de ABD’nin PKK sorunu için o dönemde cesur bir lider arayışında olunduğu ifade ediliyordu. Raporda, “Sivil politik liderler çok zayıflar ve Kürt sorununa girmeyi arzulamıyorlar” denilerek, cesur bir lider arandığı belirtilmişti. O raporun yazıldığı dönemde Tayyip Erdoğan henüz iktidara gelmemişti.

Haziran’a hazırlık yapıyorlar
Eski Türkiye CIA İstasyon şefi Graham Fuller’in açıklamalarına MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır’dan tepki geldi. Şandır, “Haziran’a hazırlık yapıyorlar. Barzani Haziran ayında bir konferans toplayarak devlet ilan etmek istiyor. Yapılmak istenen Irak’ın kuzeyi, Suriye’nin kuzey doğusu ve Türkiye’nin güneydoğusunu birleştirerek, şimdilik Türkiye’ye bağlı bir eyalet, sonraki aşamada da bağımsız bir devlet kurmaktır” dedi. Mehmet Şandır şunları söyledi:

Niyetlerini belli ettiler
“Bunun taşeronluğunu, liderliğini Recep Tayyip Erdoğan’a yüklüyorlar. 2004 yılında Başbakan ’Diyarbakır yıldız olabilir’ demişti. Graham Fuller’in söylediği bilinen bir hadisedir. Daha önce de telafuz ettiler. Büyük Ortadoğu Projesi çerçevesinde İsrail mahiyetinde bir Kürt devleti kurulmasının adımları. Ama buna bir sahip lazım. Sahibi de Recep Tayyip Erdoğan olarak buldular. Bu plan, Türkiye’nin parçalanması demektir.” MHP İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu da, “Geçmişte de buna benzer analizler yaptı Fuller. Bu analizlerin sonucunda birebir örtüşmese bile çok yakın gelişmeler oldu. O bakımdan önemsemek lazım” dedi. Tanrıkulu, “Bu proje aslında bana kalırsa da ülkelerin, devletlerin en azından o ülkelerin teşkilatlarının bir planlaması. Türkiye’den bir parçayla beraber Ortadoğu’daki yakın coğrafyamızdaki Suriye, Irak hatta belki İran’dan da bölgeleri içine katıp geniş bir sözde Kürdistan projesi yaratılmak isteniyor” diye konuştu. Tanrıkulu şöyle devam etti: “Bu projeyi gerçekleştirmek için zaten bizim üzerimizde önce bir PKK terörü arkasından KCK operasyonları arkasından da şu anda terörle siyasi müzakere yapılma aşamasına geldik. Niyetlerini çok açık bir şekilde belli ettiler. Bunu da Graham Fuller’in ağzından yapmış oldular. Bence Diyarbakır’ı başkent yapma noktasına doğru gitmek niyetindeler.”

Erdoğan da Fuller gibi düşünüyor
CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek, Graham Fuller’in açıklamalarını değerlendirdi. Dibek, “Oslo görüşmeleriyle ortaya çıkan süreç bu durumu doğruluyor” dedi. Turgut Dibek, “AKP’nin içerisinde ne olup bittiğini bilen çok sayıda bakan veya milletvekili var bana göre. Recep Tayyip Erdoğan bu işi görüşerek, müzakere ederek oturup konuşalım diyor. Yolun sonunda da Oslo görüşmelerine varılıyor. Erdoğan terörle mücadeleyi değil müzakereyi yeğlemiş. Ama bunu el altından yapıyor. Bir takım mitinglerde tek vatan, tek bayrak söylemini kullanıyor, diğer taraftan onlarla oturup konuşuyor. Bu açıklamalar da açılım sürecinin bir parçası. Ben Başbakan Erdoğan’ın Fuller’in söylemlerine yakın bir düşünce içinde olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.

Yönetimi temsil ediyor
Washington eski Büyükelçisi Nüzhet Kandemir ise, “Bir takım insanların, grupların zihninin gerisinde yatan bir dışavurumu olarak değerlendiriyorum ben bunu. Bunun gerçekleşmesi olasılığı hemen hemen hiç yok ama demek ki bir takım gruplar, örgütler, bireyler bu tip planlamalar yapıyorlar dış ülkelerin temsilcilerine de bunlardan bahsediyorlar ben bunu bu şekilde değerlendiriyorum” ifadelerini kullandı. Kandemir şunları söyledi: “Kimler Fuller’in sözlerine itibar ederek hareket ediyor bunu bilmek çok zor, bilemem. Fuller’in sözlerini sırf kendisinin sözleri olarak algılamamak lazım. Fuller nihayet bir yönetimi temsilen bunları yazıyor ve konuşuyor. Diyarbakır’ın başkent olması fikrini sıfıra yakın olarak görmekle beraber bu tip planları, projeleri yapanlar, konuşanlar ve yaymak isteyenler mevcut. Bunu gösterir. Böyle bir olasılık ben görmüyorum.”

Türkiye’yi tehdit etti
Irak’ın kuzeyindeki bölgesel yönetimin reisi Mesud Barzani, ABD Başkanı Barack Obama tarafından devlet başkanı gibi ağırlandı. Barzani, ABD ziyareti kapsamında bir de Washington Institute’da bir konferans verdi. Barzani, geçen yıl Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Erbil’i ziyaretinde “Kürt halkının varlığının inkar edildiği günlerin artık sona erdiğini” söylemesinden çok memnun olduklarını söyledi. Tehditvari konuşan Barzani şöyle devam etti: “Türkiye’de önemli değişimler olduğu kuşkusuz. Ama gerek Türkiye’de gerekse diğer yerlerdeki Kürt sorunu, şiddet yoluyla çözülemez. Dolayısıyla ne Kürtler amaçlarına şiddet yoluyla ulaşabilirler, ne de Kürtler şiddet yoluyla yok edilebilir. Bu nedenle, sorun sadece barışçı yollarla çözülebilir. Eğer sorunun çözümü için Türkiye’ye ve ayrıca PKK’ya yardım gerekiyorsa, bunu yapmaya hazırız. Çabalarımıza ve PKK’ya sorunları çözmek için şiddete ya da silaha başvurmaması için baskı uygulamaya ve çağrıda bulunmaya devam edeceğiz. Eğer barışçı yaklaşımı seçerlerse, sorunun çözümüne katkı sağlamak için onlara yardım edeceğiz, ama savaş ya da kavgayı seçerlerse o halde biz başka bir yön izleyeceğiz”. Barzani, Suriye’deki Kürtlere her türlü desteği vereceklerini de söyledi.

Büyük tezgah
Bu arada, peşmerge reisi Barzani’nin “Büyük Kürdistan” hayali çerçevesinde büyük bir oyuna giriştiği belirtiliyor. Barzani’nin Suriye topraklarına göz diktiğini belirten emekli Orgeneral Edip Başer, bu çerçevede Barzani’nin hedefinin başlatılacak ayaklanmların ardından Kamışlı merkezli bir özerk bölge oluşturmak, ardından bu bölgeyi Irak’ın kuzeyine bağlamak olduğunu kaydetti. Başer, “İlk hedefi en zayıf halka olarak gördüğü Suriye. Sonra sırasıyla Türkiye ve İran’a da göz dikecek” dedi.

http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr...hp?haber=65737


http://www.youtube.com/watch?v=ZlGJe5QbDgU

[EMEKDAR]

Rusya'dan İran'a 'Saddam' uyarısı

Rusya, İran yönetiminin nükleer programından kaynaklanan tehlikeleri küçümsediğini, Irak'ın devrik lideri Saddam Hüseyin'in hatalarını tekrarladığını ileri sürdü.

AA




Rus Parlamentosu'nun alt kanadı Duma'nın Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Alexey Puşkov, İran yönetiminin, nükleer programından kaynaklanan tehlikeleri küçümseyerek, Irak'ın devrik lideri Saddam Hüseyin'in hatalarını tekrarladığını söyledi.

Rus Interfaks ajansının haberine göre, İran konusunun tartışıldığı bir toplantıda konuşan Puşkov, "İran'ın, askeri tehditlerin ciddiyetini hafife aldığını düşünüyorum" dedi.

'İRAN'IN NÜKLEER FAALİYETLERİ ÇOK YÖNLÜ'

İran'ın nükleer faaliyetlerinin geniş kapsamlı olduğuna işaret eden Rus politikacı, hiçbir uzmanın, nükleer tesislere yönelik askeri operasyonun programı sona erdireceğine ihtimal vermediğini, yaklaşık 3 yıllık kesintinin ardından İran'ın çalışmalara tekrar başlayacağına inandıklarını iddia etti.

Konunun ABD ile İsrail'deki merkezlerde ele alındığını ve bu iki ülkenin, İran'ın nükleer faaliyetlerine tekrar başlamasını kesinlikle istemediğine işaret eden Puşkov şöyle devam etti: "Eğer gerçekleşirse, hava saldırısının ardından, kara harekatı kapsamında İran ya da topraklarının bir bölümü, nükleer programını imha amacıyla işgal edilecek. Ya da bombalanan ve misillemeye kararlı olan bir İran ile karşı karşıya kalacağız. Bu misilleme fazlasıyla asimetrik olabilir."

'MÜDAHALE BÖLGESEL SAVAŞA DÖNÜŞÜR'

İran'ın nükleer tesislerini hedef alacak müdahale senaryosuna kamuoyunun hazırlanmaya çalışıldığını savunan Rus politikacı Puşkov, müdahalenin topyekun bölgesel bir savaşa dönüşebileceği uyarısında da bulundu.

'2012'NİN EN ÖNEMLİ MESELESİ İRAN OLACAK'

Puşkov, Tahran yönetiminin, daha önce kitle imha silahlarına sahip olduğunu ima ederek Batı'yı Irak tehdidi konusunda değerlendirmeler yapmaya sevk eden devrik Irak lideri Saddam Hüseyin'in hatalarını tekrarladığını ileri sürdü. Rus politikacı, 2012 yılının en önemli uluslararası meselesinin İran olacağı tahmininde de bulundu.

http://haber.gazetevatan.com/rusyada...41846/30/Dunya

[Astatin]

hep para hep para nereye kadarbu mükemmel yorumcu "Sema" aplayı daha önce duymamış olduğum için kendimi esefle kınıyorum bugün ekho ve ekho2 cd lerini aldım aplanın... affetsin beni bu kadar geç kaldığım için...

http://www.youtube.com/watch?v=mYVckxZVI_g

[aslan]

Vay sanat musikisi dinliyoruz bakıyorum, bu şarkıyı da en iyi bu ablamız yorumlamış.

http://www.youtube.com/watch?v=k7vDr...ure=plpp_video

Melihat ablamızı unutmayalım.

http://www.youtube.com/watch?v=OkDG9...ure=plpp_video