Türkiye'nin IMF ile anlaşmaması doğru bir karardı
BAYRAM KAYA - 05.02.2011 Türkiye'nin Uluslararası Para Fonu (IMF) ile kriz döneminde stand-by konusunda anlaşmamasının sonuçları tartışılırken, Fon'dan tarihî bir itiraf geldi.
Türkiye ile görüşmeleri IMF adına yürüten kurumun Türkiye temsilcisi Mark White Lewis, "2008'de sona eren stand-by anlaşmasının yenilenmemesi doğru ve yerinde bir karardı." dedi. Dün, Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu'na (TUSKON) resmi ziyarette bulunan Lewis, Konfederasyon Başkanı Rızanur Meral ile bir araya geldi. Görüşmenin ardından açıklamalarda bulunan Lewis, Türkiye'nin krizden çok güçlü ve dinamik çıktığını söyledi. Bütçenin çok güçlü durumda olduğunu belirterek, haziran seçimlerinin Türk ekonomisi için risk taşımadığını ifade etti.
Bu sonucun meydana gelmesinde özel sektörün büyük bir rolü olduğunu kaydetti. Türk maliyesinin, dünya ekonomisinin zorluklarıyla mücadele etme konusunda yeterli bir durumda bulunduğunu kaydeden Lewis, bunda hükümetin kriz öncesinde aldığı tedbirler ve reformların önemli bir etkisi olduğunu söyledi. IMF Türkiye Temsilcisi, Zaman'ın "Türkiye, geçtiğimiz yıllarda IMF ile yeni bir stand-by anlaşması yapmadı. Size göre bu doğru bir karar mıydı?" şeklindeki sorusuna, "Bugünden geriye baktığımızda o zaman alınan kararın bugün doğrulanmış olduğunu söyleyebilirim." şeklinde cevapladı. Lewis, Türkiye'nin kredi notu ve kredi derecelendirme kuruluşlarının tutumuna ilişkin bir soru üzerine de şu değerlendirmeyi yaptı: "Kredi derecelendirme kuruluşlarının davranışlarını açıklayabilmek çok kolay değil. Bu kuruluşlar kendi prosedürlerini ve sistemlerini takip ediyorlar. Kişisel düşüncem Türkiye'nin yakın zamanda kredi notunun yükseltileceği yönünde." Türkiye'nin her yıl hızla artan cari açığının kısa vadede bir tehdit oluşturmayacağına işaret eden Mark Lewis, ancak ülkenin bunu zaman içinde azaltmaya yönelik tedbirleri artırması gerektiğini ifade etti. Türkiye ekonomisinin şu an itibarıyla iyi bir konumda olduğunu da aktaran Lewis, buna karşın dış dünyadaki ekonomik gelişmelerin bazı riskleri beraberinde taşıyabileceğini kaydetti. IMF temsilcisine göre bu durum sadece 2011 yılı için de geçerli olmayacak. Mısır ve Tunus'ta son dönemde yaşanan olayların uzun vadede Türkiye'ye fırsatlar sunacağına dikkat çeken Lewis, Türkiye'nin bu ortamda daha fazla yatırımcı çekebileceğini ifade etti.
TUSKON Başkanı Rızanur Meral ise Türkiye'nin ortağı olarak gördükleri IMF ile ilgili, "İlişkiler sıcak ve samimi tutulmalı. IMF ile çalışmak olmazsa olmaz değil, ama iyi bir finans kaynağı olarak da bir kenarda bulundurmak gerekiyor." dedi. Lewis'in, kendilerine "Reformlar konusunda önceliğiniz nedir?" diye sorduğunu aktaran Meral, isteklerini şöyle sıraladı: "Anayasayı önemsediğimizi söyledik. İş ortamının rahatlatılması ve yargı reformunun hızlanması gerektiğini belirttik. Çünkü ticari borç-alacak davaları bazen, o kadar gecikiyor ki, kişi iflas ettikten sonra adalet tecelli ediyor. O nedenle iş dünyası olarak yargı reformunu, verginin tabana yayılması, GAP ve GOP projelerini de desteklediğimizi bildirdik." Genel seçimler ekonomi için risk değil IMF Türkiye Temsilcisi Mark White Lewis, Türkiye'de yaklaşan genel seçimler ve ülkemizin bu kurumda yer alması ile ilgili de önemli açıklamalarda bulundu. Haziranda yapılacak seçimlerde en ufak bir risk dahi öngörmediklerini vurgulayan IMF Türkiye Temsilcisi, şu değerlendirmeyi yaptı: "Bu risk sadece 2011 yılı için değil, uzun vadede ana risk kaynağı dışarıdan olacaktır. Ve bu tür risklere karşı alınacak en önemli tedbir ise ekonomik kaynakların geliştirilmesi olacaktır. Biz bu yıl yapılacak seçimlerin, Türkiye için bir risk olmadığını düşünüyoruz. Çünkü bütçe şu an çok güçlü durumda. Özellikle cari açık konusunda kısa dönemde bir tehdit görmüyoruz. Ancak uzun vadede Türkiye cari açığı azaltma yönünde tedbirler geliştirmeli." Türkiye'nin fondaki ağırlığıyla ilgili olarak da Lewis, IMF içinde oy dağılımının ağırlığının gelişmiş ekonomilerden gelişmekte olan ekonomilere yöneldiğine işaret etti. Lewis, "Özellikle Türkiye'ye IMF'nin yönetim kurulunda koltuk verilmesi konusunda görüşmeler devam ediyor. Türkiye bu konuda iyi bir aday. Benim kişisel görüşüm Türkiye'nin yönetimde olmasından hem siz hem de Fon fayda görecektir." ifadelerini kullandı.
http://www.zaman.com.tr/haber.do?hab...ru-bir-karardi
EMEKDAR Nickli Üyeden Alıntı
Dili geçmişin hikayesi tarafından bakarsak nolur.......
Alıntı
Lübnanlı Sky Lounge hava taksi şirketine ait Hawker 850XP tipi özel jet dün saat 10.45’te İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan iki pilot, bir kabin memuru ile JP Morgan Chase Bank Ortadoğu, Kuzey Afrika, Orta Asya, Türkiye CEO’su Murad Megalli, JP Morgan’da başkan yardımcısı Javier Zurita ve Lohoud Abdallah isimli üç üst düzey yönetici, işadamı yolcusunu alıp Irak’a havalandı. Saat 14.30’da Kuzey Irak’taki Süleymaniye kentine inen uçağın yolcuları, Iraklı işadamı Faruk Molla Mustafa’nın sahibi olduğu AsiaCell şirketi ile toplantı yaptı. Toplantı sonrası pilotlar 4’e çıkan yolcularıyla beraber önce Süleymaniye’den İstanbul’a uçuş planladı. Ancak daha sonra uçuş planı değişti ve pilotlar Ankara için rota hazırladı. Uçak saat 17.49’da Ankara’ya gitmek üzere havalandı. Kısa süre sonra da düştü. 
Yer imleri