Sayfa 5/5 İlkİlk ... 345
49 sonuçtan 49 ile 49 arası

Konu: KoMik

  1. #49
    Üyelik tarihi
    Nov 2008
    Mesajlar
    185
    Teşekkür Teşekkür 
    397
    Teşekkür Toplam Teşekkür 
    161
    Toplam Teşekkür
    71 Yazısı Teşekkür aldı

    Standart


    Ablam evlenmeden önce saatlerce odamıza kapanır, sigara ve kahve ikilisi eşliğinde sırlarımızı dökerdik. Böyle anlardan birinde, kısık sesle "Müzik açalım mı? Babam yan odada, bizi dinliyor olabilir." dedim. Yan odadan gelen ve hala hatırladığımızda bizi kahkahalara boğan ses: "Ne dinleyecem sizi beee!"

    İşe giderken cep telefonumu evde unutmuşum, ama televizyon kumandasını almayı ihmal etmemişim.

    Annemle babam tartışıyor. Tartışma esnasında annemin kafası o kadar çok karışıyor ki, kendisini aldatmakla suçladığı babama "O çocuklar benden mi??" diyor! Zaten tartışma o anda bitiyor, gülmekten tabii.

    Doğalgaz bağlantısı için bahçemizi kazan sevgili amele kardeşler, kendi evimin önünde bana laf atarsanız babam da size "O boruları g.tünüze döşerim, gazın en doğalıyla ısınırız!" der tabii ki.

    İşyerinde küpe takan erkek arkadaşımıza babasından yorum: "Bir zamanlar nur topu gibi oğlum vardı; nuru gitti, topu kaldı!"

    Eğer bir sokakta yürüyorsanız ve camında ''Bu ev kiralıktır'' yazılı bir evin yanından geçip birkaç adım sonra önüne geldiğiniz bir başka evin camında ''Bu da'' yazısını görürseniz bilin ki Trabzon'dasınız.

    Geçen gece nöbetteyken acile 3 yaşında, para yutmuş bir hasta geliyor. Babasına ne kadar yuttuğunu soruyoruz; "1 YTL" diyor. Yapılan tetkikler sonucunda bir adet 50 Kuruş ve iki adet 25 Kuruş tespit ediyoruz. Baba bir şekilde haklı olduğu için sadece aramızda gülüşerek konuyu kapatıyoruz.

    Tatile giden, hayat dolu yaşlı teyzemiz güya helalleşiyor. "Hadi çocuğum, hakkınızı helal edin, hayat bu; siz ölürsünüz ben göremem, veya siz kör olursunuz beni göremezsiniz..."

    8 yaşımdaki yeğenim "Dayı nasıl oluyor da renkli sabundan beyaz köpük çıkıyor?" diye sordu. "Dur bir düşüneyim." dedim, hala düşünüyorum...

    Annem arabasını torpidosu için dantel örecek kadar çok seviyor. Geçenlerde arabayı çarpmış ve farı kırılmış. Babamın anlattığına göre trafik polisinin önünde "Yavrumun gözü çıktııııı!" diye ağladığı için polisler heyecanlanıp ambulans çağırmışlar.

    Kardeşime araba kullanmayı öğretiyorum. Çok hevesli... Bana; "Abi çok kolay yaa, aynı bilgisayar oyunu gibi!"diyor. Cevabım; "Hııı... Ama tek canın var..."

    Kırmızı ışıkta durduğum anda yanımdan iki motosikletli ışık hızında ve tek tekerlek üzerinde geçti. Ben ağzım açık olayı izlerken yanıma yanaşan 112 ambulansından doktor camı açtı ve bana: ''Gördün mü bizim müşterileri... Hey maşallah!''dedi.

    Duvarlar kağıt gibi ve yan evde olan biten aynen duyuluyor. Duştayım, yan taraf kendinden geçmiş sarsılıyor! Nefes sesleri, iniltiler vs. dayanamayıp bağırıyorum "Hoopp aile var aileee..." Cevap gecikmiyor. "Ailecek mi giriyorsunuz banyoya?"

    Komşumuzun kızı ilk fırıncıya kaçtı. Geri geldi, 5 ay sonra un fabrikasının sahibine kaçtı. Bunlara annesinin yorumu; "Ben bu gızı una doyaramadım!"

    Sabah erken okula gidecek oğlumu uyandırmadan önce, kalkar kalkmaz içsin diye hazırladığım sütün bardak ebadını o kadar abartmışım ki, henüz uyanmaya çalışan, tek gözü açık oğlumdan gelen cümle: "İneğin kendisini getirseydin bari."

    Nişantaşı-Kadıköy dolmuşu için bekliyoruz. Bir taksi geliyor dolmuş yerine.Ön koltuğa oturan kadın her normal insan gibi emniyet kemerini takıyor. Ancak şoför amcamız emniyet kemerinin iyice ortaya çıkardığı dekolteye bakmaktan yola bakamadığı için bir müddet düşünüyor ve içini çekerek kadına sesleniyor. "Abla, çıkar emniyet kemerini, böylesi daha emniyetli hepimiz için."

    Kızdırmak için anneme "Göğüslerin sarkmış" diyen babama annemin cevabı gecikmedi: "Benim sarkan göğüslerimi kaldırmak için özel sütyenler var ama senin sarkıp da kaldıramadığın yerin için henüz bir don icat edilmedi!" Kusura bakma babacığım ama hak ettin.

    2 gece önce arabasını otoparkta unutup eve dolmuşla dönen ve sabah "Arabam çalındı!" diye ortalığı kasıp kavuran salak benim.

    Çok sevdiğimiz dedemi kalp krizi sonucu kaybettik. Sevilen bir esnaf olması sebebiyle cenazesine oldukça büyük bir kalabalık katıldı. Biz taziyeleri kabul ederken uzun süredir görmediğim bir arkadaşım beni gördü ve geldi. "Bu kalabalık da ne böyle?" diye sorunca gayet normal bir şekilde "Dedemi kaybettik." dedim. Cevabı beni o an bile krize sokmaya yetti: ''Bu kadar insan hala bulamadınız mı?''

    Lacivert ceketi, gri pantolonu, kahverengi ayakkabısı ve siyah kemerini bir arada giyen babama annemin yorumu: "Toplama bilgisayar gibi olmuşsun!"

    İş arkadaşımın düğünündeyiz. Nikah kıyılıyor, imzalar atılıyor, gelin ve damadı tebrik etmek için ayağa kalkıldığında elektrikler kesiliyor. Biz hep beraber "Aaaa!" diye tepki gösterirken, arkadaşımın annesi oldukça yüksek sesle düşüncesini dile getiriyor. "Oğlumun daha ilk dakikadan hayatı karardı."

    Sene 1993. Sevgilime (şu an karım olur kendileri) araba kullanmayı öğretiyorum. İzmir'in o zamanki halini bilenler bilir. Üçkuyular-Narlıdere yolu şimdiki gibi değil. Sakin... Stres olmasın, panik yapmasın diye çok karışmamaya çalışıyorum. Ayrıca çok sakin bir ses tonuyla konuşuyorum. Direğe 3 santim farkla geçiyor benim güzel sevgilim. "Direğe çok yakın geçtin hayatım." diyorum. Cevap "Hangi direğe?"

    Teravih namazına gidilir. Kadınlar caminin 2. katında kılmaktadırlar. Tam kaptırmışken atmosfere, bir ara secdeye gidildiğinde sessizliği 2. kattan bir çocuk sesi bozar. "Anneeee, aşağıda kocaman kocaman bir sürü g.t var!" Sessizlik, kafalar cümleyi çözümleyinceye kadardır. En sonunda imam dahil herkes kopar. Ne namaz kalır, ne abdest...

    Asker arkadaşımın evine akşam çay içmeye gittik. Arkadaşın babası oturduğumuz odanın bir köşesinde namaz kılarken, rükuya eğildiğinde arkadaşın yeğeni dedesinin arkasına geçip baş parmağını araya sokup "Düüt!" derken mi, yoksa dedesinin başını yana çevirip "Namaz bitsin ben senin bacagına s.çacağım!" derken mi, yoksa namazdan sonra dedesinin elinden kurtulmaya çalısan çocuk "Ama babam da anneme yapıyordu dede ya!" derken mi, dudağımı ısırmaktan kanattım bilmiyorum.
    Yeni idim kardeşiniz oldum

  2. The Following 3 Users Say Thank You to bonnie For This Useful Post:


Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)

Bu Konudaki Etiketler

Yer imleri

Yer imleri

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •