Yorumsuz.
Jelibon.
Printable View
Yorumsuz.
Jelibon.
yorumsuz 2.
3 ü burada maç yaparken ne rakamlar konuşuluyormuş yani?
Bu nedir aza tamah ettirmeye çalışmaktır.
Bunların ataları zamanında Beşiktaşı Lige almadı.
Hep korktular Beşiktaştan.
Beşiktaş önceydi,
Beşiktaş semtti.
Beşiktaş gece gündüzdü.
Beşiktaş 25 saatti,
Öyle korktularki,
korkuyorlarki,
hiç bitmeyecek bu korku.
O YÜZDEN BIRAK 40000 İ,
100000 KİŞİLİK OLMALI İNÖNÜ.
DAHA AZINI KABUL ETMİYORUM BAKAN BEY.
ONA GÖRE AYARLA İŞİ.
jELİBON.
jelıbon kardes altında c a yı asagı kestı.daha asagıda bır e olusmaz mı? bırde zaman doldu gıbı sankı yaptıgımız yukselıse 1 dıyecegız gıbı?
[QUOTE=finalwave;386536]jelıbon kardes altında c a yı asagı kestı.daha asagıda bır e olusmaz mı? bırde zaman doldu gıbı sankı yaptıgımız yukselıse 1 dıyecegız gıbı?[/QUOTE]
Oluşabilir elbet, belkide zigzagdır.
Ay dönümü ay dönümü gideceğiz işte.
Şimdi kriti mania 9 72 saat ve 11-12-13.
11 ne?bradley.
12-13 ne? ocak ayı tarihleri diye verdiğim tablo.
burda tepe gelirse aşağıya şiddete bakacağız.
Jelibon.
Mesela şimdi satsa 12-23 dip olsa öküze yarar.
Jelibon.
evet bende bunu diyorum,
has ahırı canlandıralım,
içinede atları koyalım,
3-5 de seyis koyalım,
Dolmabahçeyede bir padişah koyalım.
Padişah E.G olsun.
Çıksın ordan teftişe.
Ata binsin oralarda.
Adam haklı.
Jelibon.
Günay: İnönü küçültülsün
11 Ocak 2012 Çarşamba 13:16
İKİ yakın dostum art arda ‘açık mektup’ yazdı Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’a. Birol Güven‘in mektubu da BJK İnönü Stadı’nın yenilenmesi sürecine ilişkindi, Rıdvan Akar‘ın yazdığı da... Üsluplarında, öne çıkan başlıklarında farklılıklar vardı mektupların ama mesaj ortaktı. Beklenti de öyle...
Birol Güven de, Rıdvan Akar da iyi Beşiktaşlı olmanın ötesinde; gerçekleri gören, neyin ne olduğunu bilen, hakkaniyetli, mantıklı ve ‘iyi insan’lardır.
Laf olsun, reklam olsun, popülizm olsun diye yazmadılar o satırları. Dertleri de üzüm yemek. ‘Bağcı’larla ilgilenmiyorlar.
-BAKAN Ertuğrul Günay’ı aradım.
“Okudunuz mu Birol ile Rıdvan’ın mektuplarını?” diye sordum.
“Okumadım ama konuyu da, içeriklerini de biliyorum. Arkadaşlarım aktardı” dedi. “Pekiyi o zaman, ne diyorsunuz? Buyurun siz söyleyin, ben yazayım” dedim.
İşte Günay’ın telefonda söyledikleri:
- Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nun Kasım ayında aldığı karardan sonra çıkmış yeni bir karar yok. Yani ortada izin yok.
- Ben o stadın kapasitesinin artırılarak yenilenmesine karşıyım. Stat geçmişte büyütülmüş. Şimdi eğer tekrar eskiye dönecekse, kapasitesi azaltılacaksa, yani küçültülerek yenilenecekse ona tamam derim.
- İnönü Stadı küçültülsün, butik bir stada dönüştürülsün. Aynı zamanda içinde kültür ve sanat faaliyetlerine ev sahipliği yapacak bölümler yer alsın, o zaman yenilenmesine sözüm olmaz. Sergi salonlarının, galerilerin yer aldığı özel, butik bir proje ile yepyeni, butik bir stadı olsun Beşiktaş’ın.
- Bakın ben böyle bir yenilenmeye “Tamam” diyorum ama bilin ki, hükümet içinde bazı bakan arkadaşlarım, o stadın oradan tamamen kaldırılmasından yana.
- Biliyorsunuz o bölgede geçmişte, Dolmabahçe Sarayı’nın ‘Has Ahırlar’ı varmış. Stadın İstanbul’un başka bir noktasına taşınmasını ve bölgenin geçmişe uygun şekilde yenilenmesini isteyenler de var.
- Eğer mevcut stadın yıkılması ve yerine kapasitesi daha büyük yeni bir stat inşa edilmesinde ısrar edilirse, o zaman ben de “Has Ahırlar geri gelsin” diyenlerin yanında yer almak zorunda kalabilirim.
Ertuğrul Günay’a bu sözleri üzerine “Gökkafes” örneğini hatırlattım bir kez daha. Bir de İstanbul Teknik Üniversitesi’nin, “İnönü’nün taşıyıcı kolonları artık yenilenemeyecek kadar yıpranmış durumda ve yıkılma tehlikesi var. Yıkılıp, yeniden yapılmalı” şeklindeki raporunu...
- Gökkafes yapılırken ben buna karşı çıkan, protesto eden sade bir yurttaştım. Bahsettiğiniz raporlara gelince... Tek rapor o değil, birçok rapor var konuyla ilgili.
SONUÇ olarak... Bakan Günay, İnönü projesine ancak, stat küçültülüp bir ‘kültür, sanat ve spor kompleksi’ne dönüşürse onay vereceğini söylüyor.
Murat Çelik
Haber Kaynağı: Vatan
Baba Recep Kefilimdir.
Türk futbolunda 4 baba varsa 3 ü Beşiktaştan bir Galatasaraydandır.
Kulübe üye onun imzası sayesinle oldum,
12 yıl olmuş 10 yılı geçtiğinden istesem başkan adaylığımı koyarım, kim oy verecekse he he.
Fulyada futbolcu yemeği yemiştik ilk buluştuğumuzda ardından akaretlere kulübe uğradık.
1966'da Beşiktaş varken E.G nerdeymiş acaba?
Tribündekilere dikkat jilet gibi takım elbiseli herkes.
SEVGİLER SAYGILAR BÜYÜK BEŞİKTAŞLI BABA RECEP.
[url]http://kartalhaber.com/haber/13062762/besiktas-arsenal-1966.html[/url]
Jelibon.
Ertuğrul Günay'a teklifim var!
"Bu yazımı Kadıköy-Beşiktaş vapurundan yazıyorum..." Kartalhaber.com Genel Yayın Yönetmeni Erce Kaftan yazdı...
Ertuğrul Günay'a teklifim var!
Bu yazımı Kadıköy-Beşiktaş vapurundan yazıyorum. Biraz önce Dolmabahçe'nin önünden geçtim.
Hizamı tam ortaladım...
Sayın Ertuğrul Günay da kendisi de bir tekne tutup bakabilir; tam önüne geldiğinde Dolmabahçe Sarayı'nın hemen arkasında
mezar taşı gibi duruyor Swiss Otel... Vapur Beşiktaş'a ilerlediğinde bir kez daha baktım. Yanlamasına baktım İnönü Stadı'nın Dolmabahçe'yle ilgisi olmadığını gözlerimle gördüm.
Arkada yükseliyor cillop gibi
Süzer Plaza Ritz Carlton Oteli. İnsanın içini sızlatacak cinsten.
Ama Ertuğrul Günay çok iddialı ve diyor ki; "Beşiktaş İnönü'yü versin Galatasaray gibi başka bir arazi verelim onlara" diyor.
Ben de diyorum ki; sen önce Swiss Otel'i yık, Ritz Carlton'a vur kazmayı söz veriyorum Kartalhaber'in
genel yayın yönetmeni olarak en büyük desteği ben vereceğim size...
Haydi sayın bakan.
Çözüm çok basit. Sen yıkmaya başla Swiss'i, Ritz Carlton'u Beşiktaşlı zaten kendi bırakır gider İnönü Stadı'nı.
Beşiktaş Şeref Stadı'nı verdi ne oldu sahile otel yapıldı iftiharlarınızla...
Haydi bakanım bir dene bakalım bunlara dokunmayı!
Beşiktaş'a yaptığınız yaptığınız muammeleyi İsviçre ve İngiliz Otel devlerine yapın da göreyim sizi!
[email]ercekaftan@gmail.com[/email]
[url]http://siyaset.milliyet.com.tr/mhp-li-vekilden-bakan-gunay-in-hakkinda-sok-iddia/siyaset/siyasetdetay/11.01.2012/1487443/default.htm[/url]
[url]http://www2.dha.com.tr/chp-bakan-ertugrul-gunay-anadolu-3290-yildir-boyle-donek-gormedi-gursel-tekin-muharrem-ince-bihlun-tamayligil-son-dakika-haberi_136488.html[/url]
KAYNAK: [url]http://www.biyografi.net/kisiayrinti.asp?kisiid=4204[/url]
Ertuğrul Günay
--------------------------------------------------------------------------------
1948'de Ordu'da doğdu. 1969'da İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. Öğrenciliğinden itibaren toplumsal olaylarla yakından ilgilendi.
[COLOR="Red"]1970'li yıllarda Ordu'da avukatlığa başladı. CHP Genel Merkezi'nin 50. kurtuluş yılı nedeniyle açtığı yarışmada "Devlet Partisi'nden Halk Partisi'ne " başlıklı yazısıyla "birincilik" ödülü aldı.
1974-1977 arasından CHP Ordu İl Başkanlığı, 1977-80 döneminde Ordu Milletvekilliği yaptı. 1980'lerden sonra SHP'de Ankara İl Başkanlığı (1986-87) ve Genel Sekreter Yardımcılığı (1990-91) görevlerinde bulundu.
CHP'nin siyasal yaşama yeniden dönüşü üzerine CHP'de yer alarak 9 Eylül 1992'den 1994 sonuna kadar Genel Sekreterlik yaptı. Bu tarihten itibaren Parti yönetimiyle derin görüş ayrılıkları oluştu.[/COLOR]
1995 Ağustosunda Yugoslavya iç savaşının kritik günlerinde çeşitli düşünce çevrelerinden bir araya gelerek Bosna'ya giden aydınlara öncülük etti.
[COLOR="Red"]1999 Genel seçimlerinde CHP'nin Meclis dışında kalması üzerine yeniden aktif siyasete döndü. Genel Başkanlığa aday oldu. Parti yönetimi ile görüş ayrılıklarının sürmesi üzerine CHP'den ihraç edildi.[/COLOR]
"Bosna İçin İnsanlık Girişimi" , Doğu Konferansı" ve "Yeni Siyaset Girişimi " gibi sivil girişimlere de öncülük eden Günay'ın "Bosna Yazıları" ve "Karşı Siyaset" adıyla yayınlanmış iki kitabı ve çeşitli gazete ve dergilerde hukuk ve siyaset konularında yayınlanmış çok sayıda makale ve söyleyişi bulunmaktadır.
[COLOR="red"]2007 Seçimleri öncesinde Cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda yeni bir yorumla oluşturulan Anayasa Mahkemesi kararına ve ortaya çıkan demokrasi dışı eğilimlere karşı çıkan Ertuğrul Günay, bu süreçte AK Parti'ye katılarak İstanbul Milletvekili seçildi.
[/COLOR]
Günay, kendisi gibi hukukçu olan Gülten Günay'la evlidir. Çocukları İnanç ve Pınarla birlikte Günay'lar doğa, çevre ve tarih dostu bir ailedir.