Sonuçlar: Türkiyede Nükleer santral yapılmasını istiyormusunuz?

Katılımcı sayısı
32. Sizin bu Ankette oy kullanma yetkiniz bulunmuyor
  • Evet istiyorum

    14 43.75%
  • Hayır istemiyorum

    18 56.25%
Sayfa 1/3 123 SonSon
28 sonuçtan 1 ile 12 arası

Konu: Ülkemize nükleer santral yapılsınmı?

  1. #1
    Üyelik tarihi
    Nov 2007
    Mesajlar
    11.714
    Teşekkür Teşekkür 
    17.466
    Teşekkür Toplam Teşekkür 
    20.796
    Toplam Teşekkür
    7.064 Yazısı Teşekkür aldı

    Standart Ülkemize nükleer santral yapılsınmı?

    Japonyadaki nükleer santrallerin deprem sonrası durumu, Almanyanın 80 öncesi santralleri kapatma kararı derken bizde yapılması planlanan nükleer santral hakkında forumdaşlar ne düşünüyor..
    ** Savaşa başlarken ve masaya otururken her ihtimali göz önüne al!.. Ve kendini en kötü duruma hazırla!
    Hun İmparatoru ATİLLA

  2. The Following 2 Users Say Thank You to bull market For This Useful Post:


  3. #2
    Üyelik tarihi
    Sep 2009
    Mesajlar
    6.415
    Teşekkür Teşekkür 
    22.658
    Teşekkür Toplam Teşekkür 
    24.559
    Toplam Teşekkür
    6.153 Yazısı Teşekkür aldı

    Standart

    Bu sabaha kadar sorsaydın evet derdim.


    Ben Pala'ya inanmıyorum ama o bana inanıyor...

  4. The Following 3 Users Say Thank You to Strategist For This Useful Post:


  5. #3
    Üyelik tarihi
    Nov 2008
    Yer
    Bebek,İstanbul
    Yaş
    65
    Mesajlar
    6.911
    Teşekkür Teşekkür 
    18.002
    Teşekkür Toplam Teşekkür 
    55.995
    Toplam Teşekkür
    6.909 Yazısı Teşekkür aldı

    Standart

    1982-1984 yılları arasında yüksek lisansını Nükleer Mühendislik konusunda yapmış bir kişi olarak,açıkça söylemeliyim ki,her türlü reaktör güvenliği ön planda tutularak,Türkiye, Nükleer Teknoloji'ye girmelidir ve hatta çok geç kalmıştır.

    Nükleer Teknoloji; toplumun can güvenliği konusundaki kaygılarının sınandığı bir alan olarak medyada yer bulmakta,halbuki,sadece enerji üretimi değil,sınai ,tıbbi uygulamalar ve savunma sanayiine dönük kazanımları olan bir sektördür,ayrıca nükleer lige girmiş bir devletin dış politika ve caydırıcı gücünü arttırması açısından elzemdir.

    Şu anda dünyada güvenlik kavramı nerdeyse teknoloji ile eş anlamlı hale gelmiştir,böyle bir ortamda yüksek teknolojiyi reddetmek,toplumun can güvenliğini uzun vadede tehlikeye sokmak demektir...

    Savaş gemisi kötümüdür,ya da uçağı...değildir,şu anda Türkiye tamamen yerli kendi korvetlerini MİLGEM projesi ile yapıyor,yakında bence uçak gemisini de yapması lazım,Akdeniz'de seyir halinde bir türk uçak gemisi ve yanında 3 firkateyn ve 3 korvet ile 1 denizaltıdan oluşan bir filo düşünün,buna ihtiyacımız var...


    Türkiye'nin nükleer reaktöre de ,uçak gemisine de,yerli yapım denizaltıya da,yerli yapım ağır bombardıman uçağına da ihtiyacı var...



    büyük düşünmek gerekiyor...




    Burada yazdıklarım kişisel görüşlerimdir.
    AL - SAT Tavsiyesi değildir.
    Yatırım Danışmanlığı kapsamında değildir.
    Ben de zaten ,pek bişi bilmem..
    Bilip bilmediğimi bile bilmiyorum..
    O kadar yani,..
    Üzülmeyeyim,di mi?


  6. The Following 10 Users Say Thank You to saraylı For This Useful Post:


  7. #4
    Üyelik tarihi
    Jul 2010
    Mesajlar
    23
    Teşekkür Teşekkür 
    189
    Teşekkür Toplam Teşekkür 
    44
    Toplam Teşekkür
    11 Yazısı Teşekkür aldı

    Standart

    Kesinlikle zamanın gerisinde kalmamak gerekir.

  8. The Following 3 Users Say Thank You to keymenx For This Useful Post:


  9. #5
    Üyelik tarihi
    Jan 2011
    Mesajlar
    94
    Teşekkür Teşekkür 
    2.671
    Teşekkür Toplam Teşekkür 
    328
    Toplam Teşekkür
    88 Yazısı Teşekkür aldı

    Standart

    [quote=saraylı;344334]1982-1984 yılları arasında yüksek lisansını Nükleer Mühendislik konusunda yapmış bir kişi olarak,açıkça söylemeliyim ki,her türlü reaktör güvenliği ön planda tutularak,Türkiye, Nükleer Teknoloji'ye girmelidir ve hatta çok geç kalmıştır.

    Nükleer Teknoloji; toplumun can güvenliği konusundaki kaygılarının sınandığı bir alan olarak medyada yer bulmakta,halbuki,sadece enerji üretimi değil,sınai ,tıbbi uygulamalar ve savunma sanayiine dönük kazanımları olan bir sektördür,ayrıca nükleer lige girmiş bir devletin dış politika ve caydırıcı gücünü arttırması açısından elzemdir.
    Şu anda dünyada güvenlik kavramı nerdeyse teknoloji ile eş anlamlı hale gelmiştir,böyle bir ortamda yüksek teknolojiyi reddetmek,toplumun can güvenliğini uzun vadede tehlikeye sokmak demektir...

    Savaş gemisi kötümüdür,ya da uçağı...değildir,şu anda Türkiye tamamen yerli kendi korvetlerini MİLGEM projesi ile yapıyor,yakında bence uçak gemisini de yapması lazım,Akdeniz'de seyir halinde bir türk uçak gemisi ve yanında 3 firkateyn ve 3 korvet ile 1 denizaltıdan oluşan bir filo düşünün,buna ihtiyacımız var...


    Türkiye'nin nükleer reaktöre de ,uçak gemisine de,yerli yapım denizaltıya da,yerli yapım ağır bombardıman uçağına da ihtiyacı var...

    büyük düşünmek gerekiyor...











    96/98 yılları arasında almanyada genetik yüksek lisansı yapmış biri olarak diyorumki......en küçük bir sızıntının dahi gen kombinasyonunu değiştireceği ve geri dönülmez mutasyonlara sebep olacağını bildiriyorum.illaki enerji elde etmek istiyorsak altını çizerek söylüyorum. doğaya hiçbir zararı olmayan rüzgar enerjisi kullanılabilir.rüzgar panellerinin tek ihtiyacı yılda birkaç teneke gres yağı.
    Türkiye’nin karasal alanlarında rüzgar potansiyeli, 400 milyar kwh/yıl .bu ege,akdeniz ve karadeniz bölgeleri.
    Diger santrallere göre daha kısa sürede kurulabilir (4-5 ay). Bu da çevreye daha az
    zarar vermektedir. Örnegin Nükleer Santraller ortalama 7 yıl, Hidroelektrik Santraller 2–10 yıl, Dogal Gaz Santralleri 1,5 yıl.
    Son olarak çıkardığı ses sadece 43 dB inanın. ofis içerisindeki sesten daha az.Bilmiyorum hiç hidroelektrik santralini gezen varmı.


  10. The Following 5 Users Say Thank You to medihaluk For This Useful Post:


  11. #6
    Üyelik tarihi
    Apr 2008
    Yer
    istanbul
    Yaş
    43
    Mesajlar
    7.391
    Teşekkür Teşekkür 
    8.177
    Teşekkür Toplam Teşekkür 
    14.670
    Toplam Teşekkür
    5.355 Yazısı Teşekkür aldı

    Standart

    JAponya gibi teknolojik olarak bizden 50 yıl önde olan bir devlet bile günlerdir radyasyon tehlikesini önleyemiyor ve şuanda yeni gelen haberlere göre 4 nolu reaktörden alevler çıkmaya başlamış. Bunları göre göre hala Türkiye'ye nükleer santral istemeyi de anlamıyorum, kusura bakmayın...



    Uçak gemisine de ihtiyacımız yok, ağır bombarduman uçaklarına da... Bunlar saldırı silahlarıdır, savunma değil. Türk ordusunun kuruluş amacı saldırı değil savunmadır hatırlatırım... Paramız çoksa daha hayırlı işlere harcayalım, insan hayatına kastetmeye değil Türk malı otomobil, bilgisayar, cep telefonu ne bileyim insanlığın yararına ne varsa onu üretelim. Savunma amaçlı silahlarımızı da biz üretelim, ülkemizi savunma yönünden ABD, İsrail, Rusya gibi ülkelerin hegomanyasına bırakmayalım tabiki... Ancak biz ABD değiliz, bizim gidip de şu ülkeyi bombalayalım gibi bir düşüncemiz, ya da insan hakkını para için kar için hiçe sayan nükleer santrallare ihtiyacımız olmamalıdır.

    Konu para olduğunda herkesin dini aynıdır.

    Voltaire

  12. The Following 6 Users Say Thank You to enorton For This Useful Post:


  13. #7
    Üyelik tarihi
    Nov 2008
    Yer
    Bebek,İstanbul
    Yaş
    65
    Mesajlar
    6.911
    Teşekkür Teşekkür 
    18.002
    Teşekkür Toplam Teşekkür 
    55.995
    Toplam Teşekkür
    6.909 Yazısı Teşekkür aldı

    Standart

    Rüzgar enerjisi iyidir,güzeldir,ama bundaki gelişmeler nükleer olayına engel değildir ki..




    Türk milleti Osmanlı'nın duraklama devrinden beri savunma savaşı yapıyor,ta ki Büyük Taarruz' a kadar..nitekim Mustafa Kemal bunu" siz sadece düşmanı yenmekle kalmadınız,aynı zamanda milletin makus talihini de yendiniz" diyerek bu önemli dönüm noktasını belirtmiştir...bazen savunma ile saldırı arasındaki fark gayet incedir,ve saldırmak zorunda da kalabilirsiniz,nitekim Savunma adı zerafeten konmuş bir isimdir,esas isim" savaş" tır..

    Savaş ta barış gibi varoluşun değişmez yanıdır,sevgi ve şiddet olduğu müddetçe ikisi de devam eder...


    Japonya savaş mağlubu bir ülke,anlaşma gereği sadece savunmaya yönelik 110000 kişiden fazla bir orduyu besleyemiyor..büyük bir ekonomiyi zayıf bir orduyla yönetirseniz başka dengesizlikler meydana çıkmakta...


    Ne kadar barışsever olsak ta dünya olalı beri bazı meseleler savaşla çözülür,savaş olmazsa barış ta olmaz,herşey zıddıyla kaimdir...

    Bir de dünyadaki oluşumların bu coğrafyadaki Türkiye'ye yüklediği vazifeler var,bazen olaylar üzerinize gelir,bu kişisel düzeyde de böyledir,kaçamazsınız,isteseniz de...

    Bir de tabi ne söylesek boş,ok yaydan fırlamış ,olacak olan olacaktır...


    Burada yazdıklarım kişisel görüşlerimdir.
    AL - SAT Tavsiyesi değildir.
    Yatırım Danışmanlığı kapsamında değildir.
    Ben de zaten ,pek bişi bilmem..
    Bilip bilmediğimi bile bilmiyorum..
    O kadar yani,..
    Üzülmeyeyim,di mi?


  14. The Following 3 Users Say Thank You to saraylı For This Useful Post:


  15. #8
    Üyelik tarihi
    Apr 2008
    Mesajlar
    739
    Teşekkür Teşekkür 
    4.610
    Teşekkür Toplam Teşekkür 
    1.648
    Toplam Teşekkür
    494 Yazısı Teşekkür aldı

    Standart

    Türkiye'de yeni yapılmasında, tüm çevremizde var, üstelik hurdaya çıkması gereken eski nükleer santrallar çalışıyor...

    Tüm dünya eskileri kapatıp yeni yapmazsa bizdede yapılmasın...

    Fakat Rusya bize petrol ve gaz satacak, kendisi nükleer santral yapacak, biz yapmayacağız...

    Trafik kazasındada çok insan ölüyor, nüklere karşı olanlar 1 hafta arabaya binmesinde sonra karar versin...
    İnsanlar geleceği bilemez, düşündüğünü veya duyduğunu değil gördüğünü trade et, terse giderse stop yap.
    ---------------
    Burada yer alan bilgi ve yorum yatırım danışmanlığı kapsamında değildir, hele al-sat tavsiyesi hiç değildir.

  16. The Following 3 Users Say Thank You to hilmi For This Useful Post:


  17. #9
    Üyelik tarihi
    Aug 2008
    Yer
    Shadizar
    Yaş
    94
    Mesajlar
    39.638
    Teşekkür Teşekkür 
    36.921
    Teşekkür Toplam Teşekkür 
    93.341
    Toplam Teşekkür
    33.405 Yazısı Teşekkür aldı

    Standart

    Başka bir topikten selçuklu gral analizi (en alttaki sırıtmalar analize dahil değil yalnız..bana ait..hak geçmesin)

    "abi konu kısaca .. neden graşka olmuyor .... "

    BANGA mühim

  18. The Following User Says Thank You to Astatin For This Useful Post:


  19. #10
    Üyelik tarihi
    Aug 2008
    Yer
    Shadizar
    Yaş
    94
    Mesajlar
    39.638
    Teşekkür Teşekkür 
    36.921
    Teşekkür Toplam Teşekkür 
    93.341
    Toplam Teşekkür
    33.405 Yazısı Teşekkür aldı

    Standart

    ---------------------------------------------------------------------------------
    Bir ülkenin, savunma (ya da saldırı), güvenlik, enerji v.b. yatırımları o ülkenin hem ekonomik gücüyle hem de hedefleri ile uyumlu olmalı (fi tarihinde bir bakanımızın kişisel icraatları ile imzaladığı anlaşmalar sonucu, hiç ihtiyacımız olmayacak miktardaki doğalgazın parasını hala hem Rusya ya hem de İran a ödediğimizi biliyorsunuzudr).... Amma velakin kamu güvenliği ve sağlığı birinci öncelik olmalı..
    --------------------------------------------------------------------------------
    Bu vesileyle, çok kıymetli Saraylı patronun tespitlerinin bazılarına katılmıyorum. Bence büyük düşünmek tek başına iyi bir şey değildir, önemli olan ne düşünüldüğüdür. Örneğin 1 inci "deccal" Napolyon ve 2nci deccal "Hitler" de büyük düşünüyordu. Teknoloji ile güvenlik arasındaki ilişki doğrudur amma velakin Nükleer ile teknoloji arasındaki ilişki bence o kadar da doğru değildir. Yani teknolojiden faydalanmak ille de nükleri kullanmak demek değildir. Diğer yandan bence Uçak Gemisi Türkiye için gereksiz bir yatırımdır. Eski DKK na soruyorlardı neden bizim Uçak Gemimiz yok diye..O da yanıt olarak "Türk yıldızları" (gösteri uçak filosu) varya..demişti tebessüm ederek. AYrıca uçak gemisi dediğinizde yanında onu koruyacak bir deniz ve hava filosu da bulundurmanız gerekir demişti. Ayrıca soruyu sorana da; örneğin ne işimize yarayacak bu uçak gemisi göstrişten başka demişti...Yani Türkiye'nin hangi "uzak" çıkarı var ki bunun için bir uçak gemisi besleyecek v.b. Bugün için böyle, gelecekde ne olacağı belli olmaz.
    -----------------------------------------------------------------------------
    Pek kıymetli Hilmi patronun "komşularda varsa bende de olmalı" tespiti kısmen doğrudur. Yani nükleer enerji, ülkelerin tek tek çözebileceği-kurtulabileceği bir konu değil. Tüm Dünya ortak politika belirlemeli, belirleyemiyorsa da küresel muhalefet örgütlenmeli bu konuda v.b. Ayrıca araba örneği de bence doğru bir örnek değil. Teknoloji=Nükleer denklemine dayanıyor. Bu şekilde sorulursa karşı tarafın da, "radyoaktif yakıt kullanan araca binmek istermiydin" gibi bir soru sorma hakkı olur.
    ---------------------------------------------------------------------------
    Sonuç: Evde patlayınca en fazla 1-2 kişiyi öldürebilecek veya kaza yapınca sürücüsüne zarar verecek türden bir şeyden bahsetmiyoruz. Nükleer enerjiyi sevin yada sevmeyin, kaçınamayacağınız ve çoğrafi olarak lokal ve sadece olayın olduğu anda oralarda bulunanları etkileyecek bir şeyden bahsetmiyoruz...Kaçma şansınızın olmayacağı, sadece bugün yaşayanları değil, doğmamış çocukların genlerini etkileyecek bir riski almaktan bahsediyoruz... E ama küçük risk mi? Değil. Bu 10 koyup 50 kazanma ihtimaline karşı 5 kaybetmeyi göze almak gibi bir şey değil... 10 koyup yok olmak gibi bir risk..
    -------------------------------------------------------------------------------
    ara çözümler bulalım..ille de yapılacaksa tüm dünya ortak olarak kutuplara yapsın..ülkeler yatırımına katıldıkları oranda enerji alma hakkına sahip olsunlar...hehehehe..hem böylece bir kaza durumunda reaktörü soğutma problemi olmaz..hehehe.. bir de malum kablosuz enerji transferi çalışmaları var...o zaman Ay a bile yapılabilir....hehe..sonuç: teknolojinin daha sağlıklı çözümler bulmasını bekleyelim
    hörmetlerimle
    BANGA mühim

  20. The Following 4 Users Say Thank You to Astatin For This Useful Post:


  21. #11
    Üyelik tarihi
    Nov 2008
    Yer
    Bebek,İstanbul
    Yaş
    65
    Mesajlar
    6.911
    Teşekkür Teşekkür 
    18.002
    Teşekkür Toplam Teşekkür 
    55.995
    Toplam Teşekkür
    6.909 Yazısı Teşekkür aldı

    Standart

    asti,

    Yukardaki yazının hiç katılamayacağım bölümü:çok kıymetli saraylı patron ifadesi...

    kendimde bir kıymet ya da kıymetsizlik görmüyorum.....teveccüh göstermişsiniz....



    Napolyon ile Hitler'in kötü adam olduğunu kim dedi?o zaman Büyük İskender ile Muhteşem Süleyman' a da mı deccal diyelim?Neyse ileri gidip ben de 3.deccal seçilmeyeyim..


    Nükleer güçle çalışan uçak gemisi yerine,yelkenli bir uçak gemisi yapılır,hem saldırı yerine savunma süsü verilmiş olur,hem de toplumun nostalji duyguları kabarır,tek sorun direk ve yelken donanımı uçak iniş kalkışını engeller mi?hııı?


    Roller vardır,insanlara ve devletlere verilir,bundan kaçış yoktur,farklı düşünceler de bunu önlemez,yukarda anlatmaya çalıştığım bu fikriyat idi...
    Burada yazdıklarım kişisel görüşlerimdir.
    AL - SAT Tavsiyesi değildir.
    Yatırım Danışmanlığı kapsamında değildir.
    Ben de zaten ,pek bişi bilmem..
    Bilip bilmediğimi bile bilmiyorum..
    O kadar yani,..
    Üzülmeyeyim,di mi?


  22. The Following 3 Users Say Thank You to saraylı For This Useful Post:


  23. #12
    Üyelik tarihi
    May 2010
    Mesajlar
    87
    Teşekkür Teşekkür 
    5.465
    Teşekkür Toplam Teşekkür 
    224
    Toplam Teşekkür
    67 Yazısı Teşekkür aldı

    Standart

    .illaki enerji elde etmek istiyorsak altını çizerek söylüyorum. doğaya hiçbir zararı olmayan rüzgar enerjisi kullanılabilir.rüzgar panellerinin tek ihtiyacı yılda birkaç teneke gres yağı.
    Boş gezenin boş kalfası olarak faaliyet gösteren biri olarak şunları yazabilirim: Rüzgar enerjisi yeni değildir. 500 yıl önce yaygın olarak kullanılmıştır. Yel değirmenleri ve yelkenli gemiler rüzgar enerjisi ile çalışıyordu.
    O zamanlar dünya nüfusu sadece 400-500 milyondu, hiç kimsenin acelesi yoktu. Gemi tarifeleri yoktu, bir yerden bir yere varmak rüzgarın çıkmasına bir nevi Allah'a bağlı idi. Ne zaman kömürle çalışan motor yapıldı, gemi tarifeleri oluşturuldu.

    Enerji kaynaklarını değerlendirmek için EROİ değerlerini karşılaştırmak gereklidir. Mesela rüzgar döneminde dünyada 400-500 milyon insan yaşarken ve ortalama insan ömrü 40 yaş civarında iken, kömürle çalışan motorların yapılması sonrasındaki dönemde, dünya nufusu 1,2 milyara, ortalama insan ömrü de 50'nin üzerine çıkmıştır. Bu, kömürün eroi değerinin rüzgardan çok daha fazla olmasının sonucudur.

    Petrol ve petrol ile çalışan motorlar yapıldığında ise kömür ile çalışan herşey terkedilmiştir. Çünkü petrolün eroi değeri kömürden çok fazla idi. Petrol, ilk keşfedildiği zamanlar yani çıkarılmasının kolay olduğu dönemlerde, 1 koyduğunuzda 100 alıyordunuz. Bu zaten eroinin tanımıdır. Bu değer günümüzde 30'a düşmüştür.

    1 koyulduğunda 100 alınan bir aktivite sonucunda dünya nüfusu 7 milyara, ortalama insan ömrü de 70'in üzerine çıkmıştır.

    Bugün 7 milyar insanı beslemek ve kaos çıkmadan yaşatmak için rüzgar enerjisini çare olarak görmek cahilliktir.
    Çünkü eroi değeri düşüktür. Yani rüzgar enerjisi paneli üretmek için harcayacağınız enerji, bu panelden üreteceğiniz enerjiden daha fazladır.

    Bu konu büyük bir dolandırıcılık konusudur. Mesela İngiliz Devleti dolandırılmıştır. Dünyada en fazla rüzgarın olduğu, İngiltere'nin kuzeyinde 1. derecede rüzgar bölgesinde 100 birim enerji üretmek için planlanmış ve kredilendirilmiş projeden sadece 30 birim enerji üretilebilmiştir.

    Not: Dünyada rüzgar haritaları çıkarılmış ve rüzgar alan bölgeler 1,2,3 ve 4. derece bölgeler olarak sınıflandırılmıştır. Buna göre Türkiye'de 1 ve 2. derece rüzgar alan bölge yoktur.

    Türkiye'nin nükleer reaktöre de ,uçak gemisine de
    Türkiye'nin uçak gemisine kesinlikle ihtiyacı yoktur. Aslında Abd'nin de uçak gemisine ihtiyacı yoktur. Abd'nin dünyanın her yerinde üsleri vardır. Artık uçakların menzilleri çok artmıştır.

    Uçak gemileri askeri çevrelerde yağlı ördek olarak tarif edilirler. Öyle uçak gemisini yanında iki gemiyle koruyamazsınız. Sadece bir uçak gemisini korumak için onlarca gemiye ve uçağa ihtiyaç vardır. Mesela bugün Çin'in geliştirdiği bir füze sistemi Abd uçak gemilerini tehdit etmektedir. Basından izlediğimiz kadarıyla da Abd'liler buna bir çözüm bulamamışlardır.

    Abd uçak gemilerini sadece nam için, gösteriş için kullanır.

  24. The Following 4 Users Say Thank You to lazar For This Useful Post:


Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)

Yer imleri

Yer imleri

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •